29 Eylül 2012 Cumartesi

Bi ses kısıklığı ki...içler acısı.

Hep dilimdeydi,evimden çıktığım son ana kadar hatta yolculuğa başlayana kadar...Gitmek istemiyoruuum! diye bulduğum boyna sarıldım.İstanbulu bu defa hiç istemedim...
Bişeyler çıksa da geri dönsem dedim içimden sık sık.Ne bi engel çıktı ne bi neden...
Geldim...
Kaldığım yerden devam ettim.Biraz eksik belki,biraz kızgın ama fazlaca kırgın olduğumu hissettim her günde.Ama kırgında olsam eksik de olsam devam ediyo olmak çok güzel.
Hatta abartıp sabahın beşine kadar hiç oturmadan dans edebilmek daha da güzel.Sesim kısılana kadar bas bas şarkı söylemek hele gripken,en güzeli...
Özetle bazı şeyler alt üst olmuş bile olsa her zaman kötü şeylerin önce su yüzüne çıkıcağını düşünmek yersiz...Bi bakmışsın alt üst oldu dediğin şey nefes alma payı olmuş hayatının.
Yaklaşık iki aydır edindiğim tecrübeler direk bunu düşünmeme sebep tabi :)
Hayat bu derler ya hani...
Ne getirip ne götürüceği hiç ama hiç belli değil... :)



 
 

"Ne aradıysam zıddını buldum, doğruyu aradım yanlışı buldum, dostumu aradım düşmanımı buldum, aramayı bıraktığımda ise doğruların ve yanlışların ötesinde renklerin zıtlığında resmin bütününü gördüm.Ne doğru vardı, ne yanlış, ne kötü vardı, ne iyi, herşey olması gerektiği gibi.Herşey olduğu gibi!"


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder